Sözcü yazarı: Camide yaşananlara inanamayacaksınız

Karabük Sipahiler Köyü İmamı Yusuf Ziya S., namaz saatinin dışında caminin içinde bulunan odada eşi tarafından bir kadınla basıldı. Jandarma olay yerinde tutanak tuttu

Fotoğraf: Twitter

Sözcü yazarı Saygı Öztürk bugünkü yazısında Karabük'e bağlı Sipahiler köyünde yaşanan bir olayı köşesine taşıdı. Öztürk’ün aktardığına göre imamın caminin üst katında bulunan odasında bir kadınla baş başa olduğu, eşinin camiyi basmasıyla ortaya çıktı.

Saygı Öztürk'ün bugünkü köşe yazısı şöyle:

Karabük Sipahiler Köyü İmamı Yusuf Ziya S., namaz saatinin dışında caminin içinde bulunan odada eşi tarafından bir kadınla basıldı. Jandarma olay yerinde tutanak tuttu. İmamın eşi jandarmada verdiği ifadede yaşanan rezaleti tüm ayrıntılarıyla anlattı. Karabük'e bağlı Sipahiler köyünde son derece üzücü bir olay yaşandı. İmamın caminin üst katında bulunan odasında bir kadınla baş başa olduğu, eşinin camiyi basmasıyla ortaya çıktı. Olay jandarmaya intikal ettirildi, tutanak tutuldu. Eşi de imam hakkında şikayetçi oldu. İmamın kayınbabası, Yeniden Refah Partisi Yozgat İl Başkanı Nihat Kayhan da olayı il müftülüğüne bildirmesi üzerine soruşturma açıldı. Köy muhtarı, “Camide yaşanan rezalet nedeniyle köylülerimiz infial halinde. Herkes yaşanan olaya lanet okuyor” dedi. 

Sipahiler köyü camiinde üç yıldır imam olarak görev yapan Yusuf Ziya S.'ın, camide bir kadınla baş başa olmasını, bir çocuk annesi 23 yaşındaki eşi A.S. jandarmada verdiği ifadede şöyle anlattı:

Geceyi camide geçiriyordu

“Eşim Yusuf Ziya S.'nin imamlık yaptığı camiye namaz saatleri dışında uzun süreli gidip gelmemesi ve hemen hemen her geceyi camide geçirmesi üzerine şüphelenmeye başladım. 10 Kasım 2022 günü 17.30 sıralarında görev yaptığı camiye gittim. Caminin ikinci katına dışarıdan giriş yaptığımda içeriden televizyon sesi duydum. Sesin geldiği yerin camları gazete ile kaplıydı. Odanın, cemaat az olduğu için kışın namaz kılınan yer olduğunu tespit ettim. İçeri girmek için kapıyı çaldım, açan olmadı. Televizyon sesi kesildi, içerde toparlanma sesleri geldi. Camlara yapışık olan gazete aralarından bakmaya çalıştım. ‘Kapıyı açmazsanız kıracağım. Size zarar vermeyeceğim' diye bağırdım.

"Rümeysa kapıyı aç"

Kapı açılmayınca yerde bulunan boya kutusunu kapıya fırlattım. Boya etrafa saçıldı ama cam veya kapı zarar görmedi. Daha sonra eşim imam Yusuf Ziya S. bulunduğum yere geldi. Eşimin daha önceden beni aldattığından şüphelendiğim için ona hitaben, ‘İçerde bir kadın olduğunu biliyorum. Açın kapıyı' dedim. Eşim içeriye hitapla ‘Rümeysa kapıyı aç' dedi. Fakat Rümeysa isimli şahıs ısrarla kapıyı açmadı. Evde çocuğumu anneme bırakmıştım. Devamlı ağlayınca o da geldi. Eşim devamlı, ‘Annene söyleme, sus' diye uyarıyordu. Annem de tartışmamızı görünce ne olduğunu sordu. Ben de ‘Anne, kız burada' dedim ve annem çocukla birlikte yanıma geldi. Annem bu sırada Rümeysa isimli kadına hitaben 'Aç kapıyı; benden sana zarar gelmeyecek. Sadece konuşmak istiyorum' dedi.

Üzerini giyin kapıyı aç

Eşim, içerideki kadına hitaben, ‘Rümeysa üzerini giyin, kapıyı aç' dedi. Bu sırada bizleri de kapının önünden uzaklaştırmaya çalışıyordu. Kadın kapıyı açmayınca, annem köy halkına yaşananları duyurmak için camiden dışarı çıkıp bağırmaya başladı. Yusuf Ziya S., annemin bağırmasını engellemek için ve kimse duymasın diye içeri doğru çekiştirmeye ve eliyle kafasını yere bastırıp diğer eliyle ağzını kapatmaya başladı. Ben sürekli annemi bırakmasını söyledim. Bu sırada Rümeysa isimli kadın, odanın kapısını açtı ve bizi de zorla bu odadan içeri soktu. Olaylar yaşanırken namaz vakti olması nedeniyle camiye gelen şahıslar tarafından müdahale edilmek istendi. Fakat Yusuf Ziya S., onlara hitaben ‘Bu benim annem, gidin' diyerek gönderdi.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

İki tokat attım

Bahse konu odaya girdiğimizde ben sinirli olmam nedeniyle hırslanarak kadına bir-iki tane tokat attım. Benim tokat attığımı gören eşim, nasıl yaptığını bilmiyorum ama beni yere doğru fırlattı. Ben tekrar kalkarak kıza doğru yöneldim. Annem beni fırlattığını görünce eşimi durdurmak için hareket edince annemi de odanın içerisine fırlattı bu sırada annem çocuğumun üzerine devrilecekti. Odada yatak, yemek ve içmek için muhtelif mutfak malzemeleri ve kişisel bakım eşyaları olduğunu gördüm. Aramızda yaşanan bu durumu konuşmaya çalışınca anlaşamadık ve tekrar bir arbede yaşandı. Bu sırada annem bağırarak dışarı çıkmaya çalıştı fakat eşim engellemeye çalıştı. Annem dışarı çıktı fakat yine annem ve eşim arasında arbede yaşandı. Ben de ‘İntihar etmeye gidiyorum' diye bağırdım ve evime doğru gitmeye başladım. O sırada ambulans geldi ve burada jandarma ekibinin gelmesini bekledik. Biz gelen jandarma ekiplerine bahse konu odanın fotoğraflarını çekmelerini söyledim fakat jandarma ekipleri odanın fotoğrafını çekmedi. Ben Yusuf Ziya S.'dan şikayetçi ve davacıyım.”

Fuhuş, mabedi ahlak dışı kullanmak

İmamın kayınbabası Yozgat'ta tanınan bir isim. Yeniden Refah Partisi'nin Yozgat İl Başkanlığı görevini yürüten Nihat Kayhan, camide yaşananlardan dolayı son derece üzgün. Yaşanan olayı Karabük Müftüsüne anlattı. Müftü, olayı soruşturmak üzere murakıp görevlendirdi. Nihat Kayhan, damadı imam Yusuf Ziya S. hakkında Diyanet İşleri Başkanlığı'na “Görevini kötüye kullanmak, görevi ihmal, şüpheliyi korumak, fuhuş, güveni kötüye kullanmak, dini mabedi kanunsuz ve ahlakdışı eylemlere alet etmek” iddialarıyla suç duyurusunda bulundu.

İmam ve muhtar ne diyor?

İmam Yusuf Ziya S.'ye da sordum. “Eşimle boşanmak istediğim için bana itibar suikastı yaptılar. Bayan arkadaşımla oturduğumuz yer cami değil, caminin deposu olarak kullandığımız yer. Hakkımda idari soruşturma yürütülüyor. Sözü edilen kadın da bir saat oturup gidecekti” dedi. Köy Muhtarı Vedat Özdemir'e sordum. Köylerinde böyle bir olayın meydana gelmesinden dolayı büyük üzüntü içinde olduklarını, herkesin imama lanet okuduğunu belirten Özdemir, şunları söyledi: “Olayın geçtiği yer caminin çatısı altında olan, içeriden ve dışarıdan da girilebilen küçük bir oda. Cemaatin az olduğu zaman namaz, sıcak olması için burada kılınıyor. Üç yıldır köyümüzde görevli imama güvenmekle büyük hata etmişiz. Yaşanan olaydan dolayı köyümüzde büyük infial var. Herkes lanet okuyor. Kadın Ankara'dan gelmiş.” Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş, olaydan haberdar olur olmaz iddiaların kapsamlı bir biçimde incelenmesi için Teftiş Kurulu'na talimat verdi.  Bakalım daha neler çıkacak… Bu konuda belge araştırmasını sürdürüyorum.

 

Sözcü

DAHA FAZLA HABER OKU