1. yıldönümünde Taliban iktidarı

Esedullah Oğuz Independent Türkçe için yazdı

Fotoğraf: AP

Taliban'ın bir yıllık iktidarı gösterdi ki, gerilla savaş taktikleriyle dünyanın en büyük süper gücü ile en gelişmiş askeri ittifakını dize getirerek, uluslararası kamuoyunun dehşet ve korkuyla karışık saygısını ve takdirini kazanan Taliban örgütü, devlet yönetiminde sınıfta kalmıştır.

Zira devlet yönetimi, bilgi ve becerinin yanında deneyim ve öngörü gerektiren karmaşık bir işlemdir.

Bunun için bir yandan ülkedeki tüm dengeleri gözeterek toplumsal uyum ve huzuru temin ederken, aynı zamanda ekonominin çarklarının da dönmesini, böylece herkesin aş ve iş sahibi olmasını sağlamak gerek.
 

4.jpg
Fotoğraf: Sohrab Omar/Independent Türkçe​​​​​​

 

Gerçi Afganistan daha önce de her şeyin güllük gülistanlık olduğu düzgün bir yer değildi; ama bu ülke şu an, bir yıl öncesine kıyasla çok daha kötü durumdadır.

40 milyona yaklaşan nüfusun yarısı açlık sınırında yaşarken, işsizlik had safhadadır; öyle ki anne-babalar, açlıktan ve bakamadıkları için küçük çocuklarını satışa çıkarmaktadır.
 

7.jpg
Fotoğraf: Sohrab Omar/Independent Türkçe​​​​​​

 

Elbette, çocuğunu satışa çıkarmak hiçbir anne-baba için kolay değildir. Burada olayın daha pratik yönüne bakmak gerek: daha varlıklı bir aileye evlatlık gideceği için hem çocuğun hayatı kurtulmakta, hem de satıştan elde edilen gelirle anne-babanın açlık sorunu birkaç ay daha ertelenmektedir. 

Afganistan ekonomisi büyük ölçüde dışa bağımlı olduğu ve dış yardımlar ve dış dünya ile irtibat kesildiği için, ekonomik faaliyetler durma noktasına gelmiştir.

Bu yüzdendir ki, ülkeden her yıl yüz binlerce genç erkek tüm tehlikeleri göze alarak yollara dökülmektedir.
 

3.jpg
Fotoğraf: Sohrab Omar/Independent Türkçe​​​​​​

 

Yurt dışına çıkan her Afgan, geride kalan onlarca kişiye bakmaktadır. Genç bir Afgan erkeği için bu koşullarda ülkede kalmak, ailesinin ve kendisinin açlıktan ölmesi demektir.

Yurt dışına gitmek ise hem kendisi hem de ailesi için kurtuluş demektir. Batı'ya giden yolun üzerindeki Türkiye'nin son yıllarda kaçak Afgan göçmen patlaması yaşaması, bu yüzdendir.

Yoksa bazı sözde uzmanların ve parti liderlerinin iddia ettiği gibi, kimse bu insanları planlı ve sistematik bir şekilde Türkiye'ye göndermiyor. 

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Eğitime gelince, Afganistan'da son bir yıl içerisinde eğitim faaliyetleri de durma noktasına gelmiştir.

Birçok özel ve devlet okulu öğretmen yetersizliğinden kapanırken, kızların eğitimine getirilen yasaklardan dolayı, eğitimin diğer yarısı zaten felç durumundadır.

Şu anda dışarıdan her ne kadar kızların eğitimi büyük bir sorunmuş gibi görünse de asıl mesele, açlık ve hayatta kalmaktır.
 

1.jpg
Fotoğraf: Sohrab Omar/Independent Türkçe​​​​​​

 

Zira devlet memurları düzenli maaş alamadıkları için evlerine doğru dürüst ekmek götüremezken, Kabil ve diğer büyük kentlerdeki yüz binlerce vasıfsız genç, karın tokluğuna dahi iş bulamamaktadır. 
 

6.jpg
Fotoğraf: Sohrab Omar/Independent Türkçe​​​​​​

 

Güvenlik de Taliban'ın gelişinden beri giderek kötüleşen bir başka alandır.

Taliban iktidarının ilk bir-iki ayında çatışmalar kesildiği için halk geçici bir rahatlama yaşasa da sonraki aylarda büyük kentlerde gasp, yankesicilik, adam kaçırma gibi asayiş olayları yeniden ortaya çıkmıştır.

Şimdi bunlara orada burada görülen, IŞİD'in Horasan kolunun üstlendiği bombalı saldırılar eklenmiştir. 
 

 

Bu arada el-Kaide'nin iki numarası El Zevahiri'nin Kabil'de ABD tarafından öldürülmesi de, Afganistan'ın yabancı terör örgütlerinin yuvası haline geleceği yönündeki endişeleri yeniden gündeme getirmiştir.

11 Eylül 2001 olayları sırasında Bin Ladin'i teslim etmemek için iktidarını dahi tehlikeye atan Taliban dünya kamuoyuna verdiği aksi yöndeki sözlerine rağmen, bir kere daha el-Kaide'ye olan bağlılığını ve sadakatini ortaya koymuştur. 

Gerçi, Zevahiri'nin Taliban içerisindeki Hakkani fraksiyonunun işbirliğiyle öldürüldüğü yönünde iddia mevcuttur.

Yine de Zevahiri'nin Taliban'ın iktidara dönüşünden sonra Kabil'e rahatça yerleşmesi ve örgütünü oradan sevk ve idare etmesi, gözden kaçırılmamalıdır. 


Toparlarsak, Taliban'ın bir yıllık iktidarı şunu göstermiştir: Örgüt ülkeyi yönetememektedir. 

Ekonomik iflas ve siyasi çöküş yaşayan Afganistan, bu haliyle, hem bölge hem de dünya için ciddi bir sorun teşkil etmektedir. 

Ayrıca Afganistan, Taliban yönetimi altında yavaş adımlarla da olsa yeniden terör ve uyuşturucu yuvası haline gelmektedir. Bu da dünya için bir başka sorundur.

Ne yazık ki, Afgan halkı şu anki haliyle kendi ülkesini yönetmekten aciz durumdadır.

Dünya, giderek bir terör ve uyuşturucu bataklığına dönüşen Afganistan sorununa el atmazsa, ikinci ve daha tehlikeli bir 11 Eylül'e hazır olmalıdır. 

 

 

*Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Independent Türkçe'nin editöryal politikasını yansıtmayabilir. 

© The Independentturkish

DAHA FAZLA HABER OKU