Wordle "düşmanı" mısınız? Bunun psikolojik bir nedeni var

Sosyal medya kutuplaşmayı artırıyor; kişiler bir grupla ilişki kurarak güvenli bir kimlik duygusu hissediyor

Oyuncular sonuçlarını Twitter'da gri, sarı ve yeşil kutucuklar şeklinde paylaşmaya başlar başlamaz olumsuz bir tepki geldi (Wordle)

Henüz Wordle'a denk gelmediyseniz arkadaş olamayız. Medeniyetten uzak bir yerde yaşıyorsanız ve herhangi bir sosyal medya hesabınız yoksa bu mazur görülebilir. Ama aksi takdirde dünyayı kasıp kavuran bu çevrimiçi oyunu kaçırmış olamazsınız. En azından benim dünyamı.

Oyunun bir sonraki bölümünü görebilmek için gece yarısını bekliyorum ve karanlıkta yatıp kendime 5 harfli kelimeler fısıldıyorum. Her gün sadece bir oyun var ve gördüğünüz gibi bu gerçekten oyunun en ilgi çekici yanlarından biri. Her gün bir kez oynama hakkınız var ve sonraki (yaklaşık) 23 saat 45 dakika için hepsi bu.

Josh Wardle'ın karantina sırasında eşi için tasarladığı bir oyun olarak başlayan Wordle'ın, geçen hafta sonu (22 Ocak) tahminen iki milyon oyuncusu vardı. Fakat oyuncular sonuçlarını Twitter'da gri, sarı ve yeşil kutucuklar şeklinde paylaşmaya başlar başlamaz olumsuz bir tepki geldi.

Bir intikam arzusuyla Wordle'dan nefret ediyor gibi görünen kişilerden ve Wordle kelimesini sessize almaya başlayan birçok kişiden (ki bu gayet makul) gönderiler görmeye başladım. Wordle'a tersine mühendislik yapmak ve gelecekteki oyunlar için cevapları bulmak amacıyla Wordle'ın kaynak koduna bakan bazı kişiler vardı. Kısa bir süre sonra birisi, Twitter'da puanlarını paylaşan kişilerin gönderilerine ertesi günkü oyunun cevabını veren bir bot yaratmıştı.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Peki, neden biri ücretsiz olan ve kapitalist kazanç için paraya dönüştürülmemiş bir şeyden; zaman tünellerimiz ve haberlerimizin pandemi, kapanma ve politikacılarımızdan gelen hayal kırıklıklarıyla dolu olduğu böyle kasvetli zamanlarda sadece soluklanma sağlayan basit bir oyundan neden nefret etsin?

Bunun birçok nedeni olabilir. Wordle'ı zor bulanlar var. Anlayamıyorlar. Ve bu kişiler arasında yazarlar ve şairler; kelimeleri seven ve her gün kelimelerle çalışan o kişiler var. Öyleyse neden bu nispeten basit oyunu çözmeyi imkansız buluyorlar?

Wordle, çalışan belleğimizdeki veri bankasındaki kelimeleri elemek ve hatırlamak gibi basit stratejilere dayanıyor. Sadece sınırlı sayıda 5 harfli kelime var ve kutucuklarda ilerledikçe epey fazlasını eliyoruz. Oyun, genellikle birlikte var olan kelime kombinasyonları olan digraflar ve trigraflar hakkındaki bilgimizi de kullanıyor: CH, TH, KN ve benzeri.

Böylece doğaçlama yapabilmenize rağmen (ben genellikle böyle yapıyorum), kişilerin kelimeyi minimum sayıda adımda çözmesine yardımcı olabilecek dilbilim teorilerinin desteklediği stratejiler de var. Ya da bazen şanslı olabilir ve ilk adımda doğru kelimeyi tahmin edebilirsiniz.

Ayrıca bu olumsuz tepkinin başka psikolojik ve davranışsal yönleri var. Bazı kişilerin popüler hale gelen şeylerden nefret etmesi kaçınılmazdır. Popüler kültürün bir parçası haline gelen her şeyle ilgili her zaman kinizm ve belirli bir züppelik vardır. Popüler şeylerden nefret etmek havalı olabilir.

Sosyal medya da kutuplaşmayı artırıyor ve insanlar belirli bir grupla, hatta "nefret edenler"le ilişki kurarak güvenli bir kimlik duygusu hissediyor. Bir grubun parçası olamıyorsan, onlardan nefret et.

Evet, araştırmalar grubumuzun bir parçası olarak görmediğimiz kişilere karşı daha önyargılı olduğumuzu gösteriyor. Ancak belirli bir grupla ilişki kurarak insanlar, popüler gruba saldırarak gruplarına daha güçlü bağlanıyor.

Bu sefer Wordlecılar (Wordle oynayanlar için doğru kelimeyse) popülerdi: Sohbet etmek, puanları ve neşeyi paylaşmak ve bu, bunları anlamsız bulan veya içsel olarak şu an herhangi bir neşeyi hak etmediğimize inanan kişileri rahatsız edebilir. Nasıl gülüp parçası olamayacağım bir şeyi paylaşmaya cüret edersin? Her ne kadar bir şekilde bunun bir parçası olmayı reddetmeyi seçseler de bunu kendilerinden aşağı görüyorlar.

Ya da bu, tarih boyunca her zaman yaptığımız gibi kendimizi (hiyerarşiler halinde) organize etmenin doğal yolu olabilir. Bu aptal oyunu oynayanların kendilerinden "aşağı" olduğunu söyleyerek, belki de kişiler üzerlerinde tahakküm kuruyorlar.

Bir de, kişilerin bireyciliklerini sağlamak için normatif sosyal etki olarak gördükleri her şeye isyan etmeye çalıştığını söyleyen bir teori var. Bu, bir grubun parçası olmaya karşı bir direniştir fakat sonuçta hiç de bireyci değildir çünkü Wordle'dan nefret eden ya da hoşlanmayan kişiler de başlı başına bir gruptur.

Davranışlarımız, kendimiz için bu ortamları yaratma eğilimimize çok bağlıdır. Ücretsiz bir çevrimiçi oyun kadar rahatlatıcı ve eğlenceli bir şeyin bile öz değerimizin, etrafımızdaki kuma çizdiğimiz ve nihayetinde bizi tuzağa düşüren bu çizgilerle içsel olarak bağlantılı hale geldiği bu bölünmeleri yaratmak için kullanılabilmesi üzücü.

Dr. Pragya Agarwal araştırma düşünce kuruluşu The 50 Percent Project'in kurucusu, davranış ve veri bilimcisi, yazar ve konuşmacıdır 

 

https://www.independent.co.uk/voices

Independent Türkçe için çeviren: Sevgi Aydoğan

Bu makale kaynağından aslına sadık kalınarak çevrilmiştir. İfade edilen görüşler Independent Türkçe’nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.

© The Independent

DAHA FAZLA HABER OKU