Avukatlar ile icra memurlarının gerginliği büyüyor... Neyle suçlanıyor, ne cevap veriyorlar?

Salgın kısıtlamaları ve ekonomik sorunlar nedeniyle iş yükünün arttığı icra dairelerinde son dönemlerde avukatlar ile icra memurları arasında süren bir gerginlik var. Zaman zaman fiziki tartışmalara bile dönüşen gerginliğin nedenlerini taraflara sorduk

Son süreçlerde icra dairelerinde avukatlar ile çalışan memurlar arasında tansiyonun zaman zaman yükseldiği iddia edildi / Fotoğraf: AA - patronlardunyasi.com

Avukatlar ve icra memurları işlerinin doğası gereği sürekli temas halinde olan iki meslek grubu.

Ancak özellikle Kovid-19 salgını nedeniyle bir süre kapalı kalan adliyelerin yeniden açılmasından sonraki süreçlerde avukatlar tarafından sosyal medya platformlarında icra memurları sıklıkla eleştiriliyorlar.

Eleştiriler arasında en çok icra memurlarının işleri ağırdan aldığı iddiası öne çıkıyor.

Ancak son dönemlerdeki paylaşımlara bakıldığında anlaşmazlığın azalmak yerine kimi yerlerde artık sözlü hatta fiziki tartışmalara kadar dönüştüğü görülmekte. 

yankı.jpg
Avukat Yankı Büyüksezer / Fotoğraf: Independent Türkçe

 

İcra memurları, giriş çıkış yasağını fırsata çeviriyorlar iddiası

Yaşanan gerilimlerle ilgili paylaşımlarda bulunan avukatlardan biri olan Yankı Büyüksezer, Independent Türkçe'ye yaptığı açıklamada 16 Haziran 2020 tarihinde adliyelerin yeniden açılmasından sonra İstanbul'daki birçok icra dairesine banko ile numaratör sistemi geldiğini ve avukat veya icra dairesinde işi olanların içeriye giremediğini kaydederek şunları söyledi:

Birçok memur pandemi gerekçesi ile icra dairelerine giriş yasağını fırsat bilerek daire içinde aktif dinlenme yapıyor. Ama bu süre zarfında icra takip elemanları (avukat yanında ücretli çalışan kişiler) giriş çıkış yapıyor.

“Avukatlar ve memurlar arasında ciddi kavgalar çıkmaya başladı”

Her gün bir icra müdürlüğünde Kovid-19 çıktığı şüphesi ile müdürlüğün karantinaya alındığını öne süren Büyüksezer, “Yalnız bu gergin süreç sebebiyle son bir ay içinde her gün adliyede avukatlar ile memurlar arasında ciddi kavgalar çıkmaya başladı ve bu kavgalar artık fiziki boyuta gelmeye başladı” iddiasında bulundu.

gökhan.jpg
Avukat Hakları Grubu'ndan Gökhan Ahi / Fotoğraf: Twitter

 

“İstanbul’da avukatlar, icra memurları arasında gerginlik yüksek”

Konuyla ilgili görüşünü aldığımız Avukat Hakları Grubu’ndan Gökhan Ahi ise avukatlar ile icra memurları arasında gerginlik iddialarıyla ilgili olarak “Özellikle İstanbul merkez adliyelerinde avukatlar ile icra memurları arasında gerginlikler yüksek seviyede” diyerek başladığı sözlerini şöyle sürdürdü:

Pandemiden önce de gerginlikler vardı, çünkü çok sayıda icra dosyası olmasına rağmen, hem icra daireleri fiziken yetersiz hem de icra dairelerindeki memurlar oldukça yetersizdi. Bu yetersizliğin üzerine, pandemi döneminde dairelerin 3 ay kapatılmasından kaynaklı yoğun bir iş birikmesi geldi. Borcunu ödeyenler dosyasını kapatamıyor, yeni takiplerin ödeme emirleri gönderilmiyor, borçludan dönen tebligatlar dosyasına işlenmiyor, açtığınız takip için daireye gelmeniz isteniyor. Hal böyle olunca, avukatlar da müvekkillerine karşı sorumlulukları ve görevleri nedeniyle icra dairesi memurlarına yükleniyor, doğal olarak  bu sebepten dolayı çoğu zaman gerginlikler çıkıyor.

icramüdürlüğü.jpg
Pandemi sonrası artan ekonomik sorunlar icra dairelerinin iş yükünü de arttırdı / Fotoğraf: AA

 

“UYAP'ı aktif kullanmıyorlar, kimi hukuk bürolarına ayrıcalık gösteriyorlar”

Ahi, icra memurlarından kaynaklı olarak avukatların ve vatandaşların yaşadıkları sorunlarla ilgili özetle şu iddialarda bulundu:

- İşlemde olan dosyalar yer olmadığı gerekçesiyle arşive kaldırılıyor, arşivde olmaması gereken bir dosyayı incelemek veya bir işlem yaptırmak için dosyanın 7 ila 10 gün arasında arşivden gelmesi bekleniyor.

- Dairelerle muhabbet kuran bazı hukuk bürolarına fazlasıyla ayrıcalık tanınırken, kimi avukatlar basit bir imza almak için 10 gün bekleyebiliyor.

- UYAP’tan yapılan avukat işlemlerine, avukat icra dairesine gitmedikçe hiç bir şekilde cevap verilmiyor ve işlem yapılmıyor.

- İcra daireleri, UYAP sistemi üzerinden birçok iş halledilebilir, icra dairesi memurları ve icra müdürleri, elektronik imzalarıyla kolaylıkla karar verebilecek durumda olmaların rağmen ısrarla, fiziki dosyadan ilerlemeyi tercih ediyorlar ve avukatları da UYAP’tan gelen işlerine bakmayarak bir şekilde zorlamaya devam ediyorlar.

-  Bazı yerlerde, icra müdürleri ve personeli yerini o kadar sağlam görüyor ki, disiplin soruşturması, bakanlık müfettişleri ve savcıları dahi dikkate almıyorlar.  

uyap.jpg
Ahi, icra memurlarının UYAP'ı aktif kullanmalarının işi yükünü de azaltacağını öne sürdü / Fotoğraf: AA

 

Ahi’den memurlara UYAP ve nezaket uyarısı

Ahi, sorunun çözülmesi için Adalet Bakanlığı’na ve icra dairelerinin bağlı olduğu Adalet Komisyonu başkanlarına başvurular yapmalarına rağmen halen çözülmediğini belirtti.

İcra dairelerindeki memurların yaşadığı zorlukları tahmin edebildiklerini kaydeden Ahi’nin buna karşın memurlara bir uyarısı ve ricası var:

Ancak bu zorlukları biraz da kendilerinin yarattığını vurgulamam gerekiyor. Düzensiz çalışmaları, sistemsizlik, verimsizlik, yerlerini sağlamda görmeleri ve bazı hukuk bürolarına yapılan ayrıcalıklar nedeniyle bu haldeler. Sistematik çalışsalar ve UYAP’ı etkin olarak kullanabilseler birçok işlemi biriktirmeden yapabilecekler. Eğer nazikçe işin neden geciktiğini veya gecikmek zorunda olduğunu anlatabilirlerse, kimseyle bir gerginlik yaşanacağını zannetmiyorum.

aziz.jpg
Büro Emekçileri Sendikası Genel Sekreteri Aziz Özkan, avukatların iddialarını cevaplandırdı / Fotoğraf: Independent Türkçe

 

“Sorunun nedeni memurlar değil ekonomik kriz ve istihdam yetersizliği”

Peki avukatların iddialarına icra memurları ne diyor?

İcra memurlarının örgütlenebildiği KESK’e bağlı Büro Emekçileri Sendikası Genel Sekreteri Aziz Özkan, üyeleri olan icra memurlarından edindiği bilgilerle iddiaları cevaplandırdı.

Yaşanan sorunun ilk nedeninin artan iş yoğunluğu ve istihdam yetersizliği olduğunu belirten Özkan, şöyle konuştu:

İcra memurları sorunun nedeni değil mağduru. Her geçen gün işi yoğunluğu daha da artıyor. Bugün Türkiye’deki icra dairelerindeki iş yoğunluğu Avrupa’daki emsallerinin dört-beş katıdır. Çünkü ülkemizde bir ekonomik kriz var ve bununla birlikte her gün batan bir sürü işyeri, borcunu ödeyemeyen birçok insan oluyor. Bu salgından sonra da daha belirginleşti. Yine elaman yetersizliği olmasına karşın yeni insan alınmıyor. Bunu da ülkemizde artan istihdam yetersizliğinden ve işsizlikten bağımsız değerlendiremeyiz.

finansgündem.jpg
İcra memurları, iddialara karşı iş yüklerinin fazlalığından şikayet ediyor / Fotoğraf:finansgundem

 

"İcra dairesi bodrumda, arşivi farklı binada"

İcra dairelerinin genellikle adliyelerin bodrum katlarına yerleştirildiğini  söyleyen Özkan, sözlerini şöyle sürdürdü:

Arkadaşlarımız dar, havasız alanlarda çalışmak zorunda kalıyor. Bu tabii ki onların psikolojilerini ve biyolojilerini de etkiliyor. Yer olmadığından dosyalar çalıştıkları yerlerin dışında kiralanan ek binalara gönderiliyor. Ayrıca görevli bir arşiv memuru olmadığından bir icra memuru bir dosyayı takip ettiğinde diğer işin uzaması kaçınılmaz oluyor. Her gün dosya sayısı artıyor. Çalışanın her gün gidip dosyayı alması zor çünkü ofistede işler durmuyor. O nedenle haftada bir veya iki günü arşive gitme günü olarak belirleniyor. Bir hafta içinde arşive gidilemezse o dosya getirilemiyor

"UYAP'ta bir anda yüzlerce dosya düşüyor"

Özkan adliyelere gidilmesini engellemek için dosyaların UYAP'a yönlendirildiğini ancak bunun icra memurlarının işini azaltmadığını kaydederek, "Bir anda yüzlerce dosya UYAP'ta önünüze düşebiliyor. Sonuçta onların da incelenmesi gerekiyor. Hemen onay veremiyorsun ki. Memurlar açısından kişi başına düşen dosya sayısı her gün artıyor" dedi.

"Ayrımcılık yapanlar münferit kişiler"

İcra memurluğunun yedi-sekiz yıldır oluşturulan bir kavram olduğunu öncesinde bu işin adliye çalışanlarınca yapıldığını kaydeden Özkan, bundan dolayı bazı personellerin de eğitim anlamında bazı eksiklerinin olabileceğini kabul etti..

Buna karşın Özkan, bazı icra memurlarının bilerek ayrımcılık ya da tembellik yaptıkları iddialarıya ilgili olarak da bu tür kişilerin münferit olduğunu, her meslek grubunda böyle kişilerin bulunabileceğini söyleyerek sözlerini tamamladı.

© The Independentturkish

DAHA FAZLA HABER OKU