DSÖ, Berlusconi'nin doktorunu yalanladı: Koronavirüs daha az zararlı hale gelmedi

Epidemiyolog Maria Van Kerkhove, "Bulaşıcılık açısından değişen bir şey yok, hastalığın ciddiyeti açısından değişen bir şey yok" dedi

Dünya Sağlık Örgütü'nün (DSÖ) Kovid-19'a karşı mücadele ekibinin lideri Maria Van Kerkhove koronavirüsün durumu üzerine basın toplantısına katıldı (REUTERS)

Dünya Sağlık Örgütü'nden (DSÖ) uzmanlar ve diğer bilim insanları, kamuoyunca tanınan İtalyan doktorun koronavirüsün etkisini kaybettiği yönündeki iddialarını destekleyecek hiçbir kanıtın olmadığı uyarısında bulundu.

İtalya'nın Lombardiya bölgesindeki San Raffaele Hastanesi'nin yoğun bakım direktörü Profesör Alberto Zangrillo devlet televizyonunda yeni koronavirüsün “klinik açıdan artık var olmadığını" söyleyerek DSÖ'nün uyarıda bulunmasına neden oldu.

Zangrillo İtalya'da eski başbakan Silvio Berlusconi'nin kişisel doktoru olmasıyla meşhur.

Zangrillo'nun iddiası, yorumlarının bilimsel kanıtlarla desteklenmediğini söyleyen DSÖ epidemiyoloğu Maria Van Kerkhove ve virüs ve bulaşıcı hastalıklar konusunda uzman diğer bilim insanları tarafından yalanlandı.

Van Kerkhove gazetecilere, "Bulaşıcılık açısından değişen bir şey yok, hastalığın ciddiyeti açısından değişen bir şey yok" dedi.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Londra Hijyen ve Tropikal Tıp Okulu'ndan, yeni ortaya çıkan bulaşıcı hastalıklar alanında Profesör Martin Hibberd Kovid-19'a yol açan SARS-CoV-2 virüsünün geçirdiği genetik değişimleri inceleyen büyük çalışmaların virüsün herhangi bir şekilde zayıfladığı fikrini desteklemediğini belirtti.

Hibberd, "35 binden fazla virüs genomundan elde edilen tüm veriler, virüsün ciddiyetiyle ilgili önemli bir farklılık yaşandığına dair halihazırda hiçbir kanıt olmadığını gösteriyor" dedi.

Fakat Zangrillo Reuters'a "virüsün değiştiğini asla söylemedik, virüsle konak arasındaki etkileşiminse kesinlikle değiştiğini söyledik" dedi. Zangrillo yorumlarının bilim insanı arkadaşı Massimo Clementi'nin yürüttüğü çalışmayla desteklendiğini söyledi.

Zangrillo'nun gelecek hafta yayımlanacağını söylediği Clementi'nin çalışması San Raffaele Hastanesi'nde Kovid-19 hastalarından Mart'ta alınan virüs örnekleriyle Mayıs'ta alınan örnekleri karşılaştırıyor.

Zangrillo araştırmanın sonucunun geçen ay hastaneye gelen hastalarla "Mart'ta hastaneye gelen hastaların virüs miktarı arasında son derece önemli bir fark olduğuna" işaret ettiğini söyledi.

İşlemsel Sistemler Biyolojisi profesörü ve University College London (UCL) Genetik Enstitüsü Direktörü Profesör Francois Balloux virüs popülasyonunun genetik diziliminin "virüsün ortaya çıktığı andan bu yana çok değişmediğini" söyledi.

Balloux, “Virüs miktarını ölçen doku testlerinin sonuçları enfeksiyon süresince değişir. Enfeksiyon sonrası aynı gün karşılaştırıldığında, virüs miktarı semptomların ciddiyetiyle ilişki gösterebilir" dedi.

Bununla beraber virüsün miktarı ilk bulaşıcı dozun (hastaya bulaşan virüs miktarı) sonucu da olabilir. Kapalı mekanda gerçekleşen enfeksiyonlara göre açık havada gerçekleşen enfeksiyonların daha düşük bulaşıcı doz ve daha az şiddetli semptomlarla kendini göstermesi muhtemel.

Balloux şöyle ekledi:

Şu aşamada virüsün 'gücünü' kaybettiğini gösteren hiçbir kanıt yok. Bazı türlerin nihayetinde daha az şiddetli semptomlara doğru evrimleşmesini göz ardı edemeyiz fakat bu doğru diye kabul edilemez.

Glasgow Üniversitesi MRC Virüs Araştırmaları Merkezi'nden Dr. Oscar MacLean, Zangrillo'nun iddialarının Kovid-19'la ilgili bilimsel literatürde hiçbir şekilde desteklenmediğini ve "genetik açıdan epey mantıksız göründüğünü" söyledi.

MacLean, "SARS-CoV-2 mutasyonlarının büyük çoğunluğu son derece nadir, bu nedenle bazı enfeksiyonlar birtakım mutasyonlarla zayıflasa da bunun ulusal veya küresel düzeyde virüsün doğasını değiştirecek seviyeye gelme olasılığı son derece düşük" diye açıkladı.

Doku testlerinden alınan kanıtlanmamış gözlemlere dayanarak böyle iddialarda bulunmak tehlikeli. Virüsün mutasyonlar yoluyla zayıflaması teorik olarak mümkün olsa da bu bekleyebileceğimiz bir şey değil ve bu minvaldeki bütün iddiaların daha sistematik biçimde doğrulanması gerekir. Anlamlı daha güçlü kanıtlar olmadan kimse, gereksiz yere, bu hayli öldürücü virüsün teşkil ettiği tehlikeyi küçümsememeli ve toplum genelinde devam eden mücadeleyi riske atmamalı.

 

 

*İçerik orijinal haline bağlı kalınarak çevrilmiştir. Independent Türkçe'nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.

https://www.independent.co.uk/news

Independent Türkçe için çeviren: İrem Oral

© The Independent

DAHA FAZLA HABER OKU