Hayvan takip sistemlerinde devrim: Yüz tanıma teknolojisi ayılara ve sığırlara uyarlandı

Yüz tanıma teknolojisi, hayvanları tanımlamak için uygulanan diğer yöntemlerden daha uzun ömürlü ve güvenli

Kanada’nın British Columbia bölgesinde yaşayan boz ayıları incelemek için 10 yıldan fazla zaman harcayan biyolog Melanie Clapham, hayvanların ayırt edilebilmesi için yapay zekadan yararlanan bir teknoloji geliştirdi.

Ayıların tek tek takip edilmesini önemseyen biyoloğa göre, bu teknoloji türlerin araştırılmasına ve korunmasına yardımcı olabilir. Zira ayıları birbirinden ayırt etmek, belirli bir boz ayının çöp kutularına girip girmediğinin anlaşılmasını veya çiftçilerin hayvanlarına yönelik saldırıların engellenmesini sağlayabilir.

Clapham, insanlarda kullanılan yüz tanıma teknolojisinin ayıları tanıyıp tanımayacağını birkaç yıl önce merak etmeye başladı. Bu teknoloji, yakalanan görüntüdeki yüzlerin farklı özelliklerini ölçen ve birbiriyle karşılaştıran bir yazılımdan yararlanıyor.

Clapham da Silikon Vadisi’ndeki teknoloji şirketlerinde çalışan iki kişiyle birlikte boz ayıları izlemek için bu yazılımı kullanan BearID'yi geliştirdi. Proje şimdiye tek yapay zeka sayesinde 132 hayvanı tanımlamayı başardı.

Ekibin kısa süre önce yayımladığı makalede şimdilik 4 bin 674 fotoğraf kaydeden sistemin yüzde 84 doğrulukla çalıştığı ifade edildi. Ancak tanımaya çalıştığınız ayının, sistemin nispeten küçük veri kümesinde kayıtlı olması gerekiyor.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Yüz tanıma teknolojisinin hayvanlarda kullanılmasını destekleyen uzmanlar, bu tür teknolojilerin, hayvanları tanımlamak için uygulanan tasma, kulak delme veya etiketleme gibi yöntemlerden daha uzun ömürlü ve güvenli olduğunu söylüyor.

Ayrıca BearID, hayvanları ayırt etmek için bu teknolojiye başvuran tek proje değil. Zira ABD’li Joe Hoagland, aynı şeyi sığır çiftliklerinde yapmaya çalışıyor. Hoagland’in geliştirdiği CattleTracs adlı uygulama, insanların çektiğini sığır fotoğraflarını veritabanına fotoğrafın tarihi ve GPS bilgisiyle birlikte kaydediyor.

Aynı hayvana ait fotoğrafları eşleştiren uygulama sayesinde Hoagland, yetkililerin hastalık taşıyan sığırları kolayca tespit edebilmesini hedefliyor. Uygulamanın yıl sonuna kadar hazırlanmasını bekleyen Hoagland, sözlerini şöyle sürdürüyor:

Hastalık taşıyan hayvanın izini sürmek, hastalığın kaynağını bulmak, karantina uygulamak, temas takibi yapmak… Bunlar koronavirüse dair konuştuğumuz her şey. Üstelik hayvanlara da uygulamak mümkün.

 

Independent Türkçe, CNN

DAHA FAZLA HABER OKU